Sözleşmeye İstinaden Düzenlenen Ceza Faturaları Gider Yazılabilir mi?

İşletmeler bazı hallerde mal teslimleri veya hizmet ifalarında kendilerine güvence sağlamak adına müşterileri ile sözleşme imzalamaları sık karşılaşılan durumlardandır. Bu sözleşmelere yazılan cezai tazminat hükümlerinin gider yazılıp yazılamama durumlarına bu çalışmamızda değinmeye çalışacağız.

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun “Safi kurum kazancı” başlıklı 6’ncı maddesinde kurumlar vergisinin mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı ve safi kurum kazancının tespitinde ise Gelir Vergisi Kanunu’nun ticarî kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hüküm altına alınmıştır.

193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 40’ıncı maddesinde safi kazancın tespitinde indirilecek giderler bentler halinde sayılmış olup (3) numaralı bendinde işle ilgili olmak şartıyla, mukavelenameye veya ilama veya kanun emrine istinaden ödenen zarar, ziyan ve tazminatların safi kazancın tespitinde indirim konusu yapılabileceği belirtilmiştir.
Aynı Kanunun 41’inci maddesinin (6) numaralı bendinde ise her türlü para cezaları ve vergi cezaları ile teşebbüs sahibinin suçlarından doğan tazminatların (Akitlerde ceza şartı olarak derpiş edilen tazminatlar, cezai mahiyette tazminat sayılmaz.) gider olarak indirilmesinin kabul edilmeyeceği hüküm altına alınmıştır.

Ayrıca, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 11’inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendinde, sözleşmelerde ceza şartı olarak konulan tazminatlar hariç olmak üzere kurumun kendisinin, ortaklarının, yöneticilerinin ve çalışanlarının suçlarından doğan maddî ve manevî zarar tazminat giderleri kurum kazancının tespitinde indirim olarak dikkate alınamayacağı belirtilmiştir.

Örnek mali idarenin çalışmamız ile ilgili görüşleri aşağıdaki gibidir.

Özelge konusu: ... İşletme Müdürlüğü ile yapılan palet alımına ilişkin sözleşmenin 13 üncü maddesinin 2 nci fıkrasında belirtilen şartlara istinaden geciken mal bedeli üzerinden % 0,3 oranında ceza kesildiği, ilgili kurumun bu cezayı A4 kağıdına yazarak ödemelerden kesinti yapıldığını bildirdiği, bu kesinti miktarıyla ilgili adı geçen kurumdan fatura düzenlenmesi istenildiği halde kurumun böyle bir fatura düzenleyemeyeceklerini gönderilen kesinti belgesinin yeterli olduğunu bildirdiği belirtilerek, böyle bir belgeye istinaden gider yazılıp yazılamayacağı hususu.

İdarenin cevabı: “şirketiniz tarafından yapılan ödeme, sözleşmede ceza şartı olarak derpiş edilen tazminatlardan olduğundan gider olarak indirilmesi mümkün bulunmaktadır.
Genel Müdürlüğü … İşletme Müdürlüğü ile adı geçen şirket arasında düzenlenen palet alım sözleşmesinde belirtilen şartların yerine getirilmemesi veya eksik yerine getirilmesi halinde sözleşme hükmü gereğince adı geçen şirketten tahsil edilen cezai müeyyide, mal teslimi veya hizmet ifası kapsamında değerlendirilmese dahi tahsil edilen tutar için fatura düzenlenmesi mümkün bulunmaktadır.

Ancak, söz konusu ceza ödemesi karşılığında fatura düzenlenmemesi durumunda; bu ödemenin, söz konusu sözleşme, ödemeye dair makbuz, dekont vb evrak ile tevsik edilmesi gerekmekte olup bu belgelerin muhafaza ve istenildiğinde ibraz edileceği tabiidir.” (B.07.1.GİB.4.35.16.01-176300-240)

Özelge konusu: ... yüklenmiş olduğunuz kömür taşıma işinden dolayı ihale makamı ile sözleşme düzenlendiği, bahse konu işten dolayı taşeron firmanız olan alt yükleniciniz ... Vergi Dairesi Müdürlüğünün ........ vergi kimlik numaralı mükellefi ... ile sözleşme düzenlendiği, 2010/6 dönemine ait KDV dahil 161.403,04 TL’lik hak edişinizden, 34.693,94 TL “İş Eksikliği Program Cezası” 31.434,48 TL “Günlük Eksik Nakliye Cezası” olmak üzere toplam 66.128,42 TL cezanın tahsil edildiğini, hak edişinizden yapılan bu kesintinin alt yükleniciye yansıtmak istediğinizi belirterek, firmanız tarafından 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun ilgili maddelerine istinaden 66.128,42 TL tutarındaki cezanın kurum kazancının tespitinde indirim konusu yapılıp yapılamayacağı ile alt yüklenici firmaya yansıtılan toplam 66.128,42 TL tutarındaki cezanın adı geçen alt yüklenici firma tarafından giderleştirilebilmesi için firmanız tarafından düzenlenecek belge konusunda Başkanlığımız görüşünün bildirilmesi.

İdarenin cevabı: - ... ile firmanız arasında düzenlenen ihale sözleşmesinin “Cezalar ve sözleşmenin feshi” başlıklı 16’ncı maddesinin, 16.1.3 ve 16.1.6 fıkralarına dayalı olarak 1 no.lu hak ediş tablosunda gösterilen 66.128,42 TL’lik kesintiler toplamının, sözleşmeye ceza şartı olarak konulması nedeniyle ilgili dönem kurum kazancının tespitinde, indirim konusu yapılması mümkün bulunmaktadır.

-Diğer taraftan, firmanız ile ... . arasında düzenlenen 26/05/2010 tarihli “Nakliye Sözleşmesi” nin “Yüklenicinin Sorumlulukları” başlıklı 3’üncü bölümünde, “İşveren, hak edişine gelecek tüm cezaları yüklenicinin ilk nakliye faturasından tahsil edecektir.” açıklamasına yer verilmiştir. Bu nedenle hak edişinizden yapılan kesinti tutarının, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 230’uncu maddesi gereğince düzenlenecek fatura mukabilinde yüklenici firmaya yansıtılması mümkün olup buna istinaden yüklenici firmadan tahsil edilecek tutarın ise kurum kazancının tespitinde gelir olarak dikkate alınması gerekeceği tabiidir.” (B.07.1.GİB.4.46.15.01-KVK-1-19)

Özelge konusu: Firmanızın bir yurt dışı firmasıyla ticari mal almak için sözleşme imzaladığı, söz konusu mal alımı için akreditif kredisi verecek olan bankanın piyasa koşullarını gerekçe göstererek krediyi açamayacağını bildirmesi üzerine şirketinizin de mal alımını gerçekleştiremeyeceğini ilgili firmaya bildirmesi üzerine yurt dışı firmanın zarara uğradığını ileri sürerek İngiltere'de aleyhinize dava açtığı, dava sonucunda mahkemenin ödemenize hükmettiği tazminatın firmanızca ödendiği belirterek, ödenen tazminatın Kurumlar Vergisi Kanunu açısından gider yazılıp yazılmayacağı hususu.

İdarenin cevabı: Ödenen tazminatların gider yazılabilmesi için; işle ilgili olması, sözleşmeye, ilama veya kanun emrine istinaden ödenmesi ve söz konusu zararın teşebbüs sahibinin kusurundan doğmamış olması gerekmektedir. Mukavelename, ilam veya kanun emri olmaksızın ödenen tazminatların gider yazılması mümkün değildir.

Yabancı memleketlerde hukuk davalarına ilişkin olarak verilmiş ve o devlet kanunlarına göre kesinleşmiş bulunan ilamların, takibi yapılacak ülkede icra olunabilmesi o ülkedeki yetkili mahkeme tarafından tenfiz kararı verilmesine bağlıdır. Tenfiz kararı verecek olan mahkeme, tenfiz şartlarına bağlı olarak tahkim kurulu kararının, kısmen veya tamamen tenfizine veya değiştirerek istemin reddine karar verebilmektedir. Ayrıca, söz konusu tenfiz kararlarının temyiz edilebilme imkânı da bulunabilmektedir.

Buna göre, yurt dışı firmanın zarara uğradığını ileri sürerek İngiltere'de aleyhinize açtığı dava sonucunda şirketinizin tazminat ödemesi yönündeki Tahkim Kurulu Kararı ile ilgili olarak Türkiye'de yetkili mahkeme tarafından tenfiz kararı verilmesi gerekmekte olup tenfiz kararı olmaksızın Tahkim Kurulu Kararına istinaden şirketinizce düzenlenen uzlaşma sözleşmesine göre ödenen tazminat tutarının Gelir Vergisi Kanunun 40’ıncı maddesinin birinci fıkrasının (3) numaralı bendi kapsamında ilgili dönem kurum kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınması mümkün bulunmamaktadır.” (19341373-125[ÖZELGE-2013/11]-35)

Özetle ödenen tazminatların gider yazılabilmesi için; işle ilgili olması, sözleşmeye, ilama veya kanun emrine istinaden ödenmesi ve söz konusu zararın teşebbüs sahibinin kusurundan doğmamış olması gerekmektedir. Mukavelename, ilam veya kanun emri olmaksızın ödenen tazminatların gider yazılması mümkün değildir.

KAYNAKLAR
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu
23.02.2012 Tarihli B.07.1.GİB.4.35.16.01-176300-240 Sayılı GİB Özelgesi
14.11.2011 Tarihli B.07.1.GİB.4.46.15.01-KVK-1-19 Sayılı GİB Özelgesi
28.04.2014 Tarihli 19341373-125[ÖZELGE-2013/11]-35 Sayılı GİB Özelgesi

İşbu yukarıda yer alan metnin (makale, görüş, sirküler, bülten, yorum vb. hangi ad ile tanımlandığının bir önemi olmaksızın) yasal olarak herhangi bir bağlayıcılığı bulunmayıp, bilgi verme amacıyla hazırlanmıştır. İşbu metnin tek yasal dayanak olarak kullanılması sonucu elde edilen bilgiler doğrultusunda alınan kararlar ve yapılan işlemler nedeniyle doğmuş / doğabilecek zararlardan yazar / yazarların hukuki bir sorumluluğu bulunmamaktadır.